26 Mart 2011 Cumartesi

İnsan nasıl sevmeli ülkesini

Birkaç yıl önce okuduğum kitaptan bir alıntı. Bu günlerde, hatta sürekli  sorduğum sorulardan yalnızca biri
insan nasıl sevmeli ülkesini?
ama sever işte, O'nun da dediği gibi kederli bir mecburiyettir belki de.Belki de artık sadece ülke değil dünya olarak bunu yaşadığımız bu hale getirdiğimiz içindir bu sessizliğimiz.

"İnsan Nasıl Sevmeli Ülkesini?
O ülkeyi sevmek zorlaştığında…

Düğünlerde, maçlarda sıkılan kurşunlar, çocukların kalbine saplandığında…
Gecekondu yıkımlarında yoksul bir adam, çocuğunu pencereden tek kolundan sarkıttığında…
Bilmedikleri bir dilde ezberledikleri dualarla, başkalarının inancını sorguya çekebilecek insanımsılar; umut dolu insanları yaktığında…
Kadınlar, sokaklarda sezonu açılmış av hayvanı gibi ürkek yürüdüklerinde…

Uzak Anadolu şehirlerinde, kendini paraya kul etmiş bir tüccarın eserinde yoksul çocuklar can verdiğinde…
Doğru dürüst cümle kurabilmekten aciz, cahil makam sahipleri; gerçekçi sözlerinizden dolayı sizi vatan haini ilan ettiğinde…
Ülkenin en aydın kesimleri yok edildiğinde üç kuruşluk tetikçilerle…
Halkın hortumcuları bedelli askerlikle yırtarken,
Yoksul Mehmet’in ölüm haberini duyan babası kalp krizi geçirdiğinde…
Hacı amcalar işyerlerinde koydukları seccadelere arkalarını döndükleri anda
kurnazlığa başladığında…
Ülkesini çok sevenler, genç çocukları düşünceleri için linç ettiğinde…
Televizyondaki mafya tiplerine benzemeye çalıştığında zavallılar…
Karısını, kızını çok sevenler; sokağa çıktığı için öldürdüğünde…

-
Açılan her alışveriş merkeziyle övünenler, paylaşılmayan zenginliği fark edemediğinde…

Yoksul halkını, gecekondularının dış cephesini boyayarak gizlediğinde belediyeler…
Seçim zamanı palavra havuzunda yüzen sözde millet(?)vekilleri, kıçları kırmızı koltuğa konunca eş dostlarından başka halk bilmediklerinde…

Bir memleketin yoksullarının birbirlerini değil, onları yoksul ve bileylenmiş kılan düzeni dişlemeleri nasıl sağlanır? Bir ülke, bütün bunları yapacak güce sahip olduğuna nasıl inandırılır? Bir halk nasıl ikna edilebilir hayatı değiştirebileceğine ve her şeyin çok güzel olacağına?"



İnsan nasıl sever ülkesini  güzel bir bahar sabahına komşunun küçücük çocuklara tecavüz edip öldürdüğü haberiyle uyanınca?

ece temelkuran - biz burada devrim yapıyoruz sinyorita

8 yorum:

Penny Lane dedi ki...

güzel bir bahar sabahına komşunun küçücük çocuklara tecavüz ettiği haveriyle uyanınca-
okurken tüylerim diken diken oldu. Başlı başına etkileyici bir yazı olmuş. Tebrikler..

siyah karabatak dedi ki...

teşekkür ederim girl, ah yetse hislere cümleler bazen taklıp kalıyor yine de neler neler söylense de.

matias dedi ki...

cevaben; takım tutar gibi..

yzının en vurucu kısmı; ''Bilmedikleri bir dilde ezberledikleri dualarla, başkalarının inancını sorguya çekebilecek insanımsılar; umut dolu insanları yaktığında''..

bunu her hangi bir kose yazarı yazmıs olsaydı ulkenin gundemi degisirdi..
haftalarca, belki de aylarca hakkında yazılıp rvlerde tartısılırdı..

okudugumuz duaların ne anlama geldigini bilmeden elin gavuru diyip isin icinden cıkıyoruz..

super bir tespit..

Avram dedi ki...

Ece'yi insanlar ukala bulur ama değil...Sert gelir bazen insanlara yazdıkları ama bakmazlar kendi içlerine aslında sert olan Ece'nn yazıları mı yoksa kendimiz mi? diye.Hâlâ bahar doğru düzgün gelmedi, hâlâ hava puslu ve yağmurlu...Ve salağın birisi ( Hukuk Profesörü de olur) evvelsi gün, idam ceza olarak kalsın ama uygulanmasın dedi. Vaftiz edilmek bile kurtarmıyor insan ruhunu.

gri kent sakini dedi ki...

Öyle vurucu şeyleri yazmışsın ki... o cümle oturuyor insanın yüreğine ve boğazı düğüm düğüm oluyor... insan nasıl sever ülkesini! Ama ülke sevmek başka birşey belki de... Bilemiyorum ki yazındaki ülke sevgisini kesip biçen içindeki insan durumunu ayıklayıp düşünmek lazım ama ne mümkün ki... ne mümkün...! Son cümlenin içime sapladığı kurşunu çıkarabilsem!

siyah karabatak dedi ki...

@matias: ülkenin gündemi öyle şeylerle meşgul ki böyle şeylere vakit yok!

dediğin tespit çok iyi.evet.
takım tutmaya devam(!)

siyah karabatak dedi ki...

@avram: Ece'yi sevmek belki de anlamak bilmiyorum hep başka gelmiştir bana severim Ece'yi sevenleri de.Hep söylemek istediklerimi söylemiş hep yakın bulmuşumdur kendime,böyle hissettiğim nadir yazarlardandır.

Ben bu yorumu yazarken hala güz gibi.Evet nisan geldi bile ama birkaç gün daha olacak sanki yağmurlar...
hava puslu sisli bazı insanların aklı ve kalbi gibi.

yağmur akıtsın bizim tüm sislerimizi!

siyah karabatak dedi ki...

@gri kent sakini: inan ben kaç defa okusam da her okuduğumda aynı şey saplanıyor, aynı yere!

Öyle kalıyor, üstüne su iç iç ,
o düğüm gitmiyor:/

 

Template by Blogger Candy